2015-19 SGK genelgesi yayınlandı ve şirket ortağı hekimler 4 b (Bağkur’lu) sayılıyor….

/ 9 Temmuz 2015 / 1.965 views / yorumsuz

SGKKonu ile ilgili olarak SGK Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü tarafından 2015/19 no’lu Genelgeyi yayınladı. Ve genelge içeriği çeşitli soruları da beraberinde getirdi…

Hatırlayacağınız gibi: 23.04. 2015 itibarı ile yayınlanan 6645 sayılı Kanunun 49. Maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen 10.Ek Madde ile yapılan değişikliğin son paragrafında

 “ ..Şirket ortağı olan veya mesleğini serbest olarak icra eden hekimler ile tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan kişiler, özel hukuk kişileri ve/veya vakıf üniversitelerine ait sağlık kurum ve kuruluşları bünyesinde hizmet vermeleri hâlinde sözleşmelerinde aksine bir hüküm bulunmadıkça bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılır. Ancak, bu maddenin yayımı tarihinden önce 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışılan sürelere ilişkin haklar saklıdır.”

Denilerek şirket ortağı olan hekimler 4 B Bağkur’lu sayılmıştı.

Ve 2015/19 sayılı Genelge ile 2013/11 sayılı Sigorta İşlemlerini düzenleyen genelgeye yeni yapılan kanuni düzenlemelerin nasıl yapılacağına ilişkin açıklamalar eklendi.

2015/19 sayılı Genelge ile 2013/11 sayılı Genelgeye eklenen “1.18- Özel Sağlık Hizmeti Sunucularında Görev Yapan Hekimler” başlığı ile yapılan açıklama da SGK ile hizmet anlaşması olan, Özel Sağlık Kurumunda sözleşmeli çalışan ve şirket ortağı olarak fatura yada SMM düzenleyerek gelir elde eden hekimlerin 4B’li olarak kabul edileceği konusu ilgili kanun maddesi 7 ayrı fıkra ile örnekleri verilerek açıklandı.

Genelde 2 önemli ayrıntı var:

a) Genelgenin 1.18 maddesi ikinci paragrafında “ …. Kurumla sözleşmeli özel sağlık hizmeti sunucuları tarafından Kuruma bildirilen hekimlerden Kurumca belirlenen yüzdelik oran içerisinde kalan ve sözleşme kapsamı branşlarda fiilen hizmet sunan sağlık hizmet sunucusu bünyesindeki HEKİMLERLE SINIRLI OLMAK ÜZERE,… Denildiğinden; Bu genelge serbest meslek icra eden tüm hekimleri kapsamıyor. Sadece SGK ile Hizmet Anlaşması yapan Özel Sağlık Kurumlarında SGK Anlaşmalı Branşlarda Çalışan Hekimleri kapsıyor..

b) Ve 04.2015 tarihinden önce özel sağlık kurumu ile sözleşme imzalayan hekimlerin sözleşme içeriklerine bakılacağı ve sözleşme içeriğinde 4A sigortalısı olarak primlerin ödeneceğine dair “NET BİR SÖZLEŞME HÜKMÜ” olmadığı sürece tüm bu durumdaki hekimlerin 23.04.2015 tarihinden sonra çalıştıkları hastanelerde primleri nasıl ödenirse ödensin 4B (Bağkur) sigortalısı olarak kabul edileceği açıklandı.

Geçtiğimiz günlerde “Özel Kurumlarda Çalışan Hekimler İçin Yeniden Mevzuat Düzenlenmesine İhtiyaç Var..” diyerek kaygılarımızı dile getirmiş idik.

Bu Genelge  İle  Cevap Arayan Sorular Oluştu:

GENEL SAĞLIK SİGORTASI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Uygulamaları Açısından Çelişkili Durumlar…

1 – Halen Özel Sağlık Kurumları ile SGK arasında imza altına alınmış olan hizmet sözleşmesine göre laboratuvar, radyoloji gibi tıbbi diagnostik hizmetler hariç diğer hekimlik hizmetlerinin hizmet alımı yolu ile yapılması kısıtlanmış durumda. Bu konu da SGK Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğünden Özel Sağlık Kurumları Hizmet Sözleşmesine ek olarak, yeni kanuni düzenlemeyi içeren yeni bir zeyilname çıkarılmadı… Sözleşme ile verilmeyen bir yasal hak dolayısıyla SGK hizmetin bedelini nasıl ödeyecek ve ileriki zamanlarda SAYIŞTAY denetimlerinde bu ödemeler usule uygun değil denilerek KESİNTİ yapılacak mı ve ödeme geri istenebilir mi?

2- SGK ile Özel Sağlık Kurumu arasındaki mevcut Hizmet Sözleşmesi, hekimlerden hizmet alımına izin vermediği için işveren; çalıştıranın sorumluluğuna istinaden hastaların teşhiş -tedavi işlemleri nedeniyle hak kazandıkları cezai tazminatları hukuken hekime rucü ediyor… Tıbbi hizmet alımına izin verilmeyen bir konuda Hizmet Sözleşmesine ek olarak Zeyilname düzenlenmediği sürece, genelgeye göre hizmet alımı yapılmış olan bir hekime karşı SGK mensubu hastaların teşhiş -tedavi işlemleri nedeniyle hak kazandıkları cezai tazminatların hukuken muhatabı kim olacak,  bu davalar uzar gider, vatandaş mağdur olmazmı…

3- Özel Sağlık Kurumları, olmayan tıbbi branşlarda başka bir Özel Sağlık Kuruluşundan hizmet alarak bu işlemi gerçekleştirip SGK’na fatura edebilirler mi?

4- Özel Sağlık Kurumlarının hekimlerden hizmet alımı yaparak SGK’na hizmet sunması durumunda; tıp merkezleri ile aynı yönetmeliğe tabi olan serbest muayenehanelerden de SGK hizmet satın alacak mı?

5- Geçmiş dönemde iş sözleşmeli olan şirket ortağı hekimler ile Özel Sağlık Kurumları aralarında olan sözleşmeleri bu genelgeye göre yeniden düzenlemezler ise mevcut sözleşmeler Hizmet Sözleşmesi ve hekim 4B kapsamında kabul edileceğinden dolayı; hekim prim borçlusu mu olacak ve hekime prim borcu çıkarılacak mı, Özel Sağlık Kurumuna da ödediği prim geri mi ödenecek?…

KANUNİ DÜZENLEMELER Açısından; Genelge; Kanunların üzerinde kısıtlama koyabilir mi?…

6- 6111 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun’un 53. maddesinde yapılan değişiklik ile 01.03.2011 tarihinden itibaren sigortalıların 4. maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statüleri ile (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde çalışmaları halinde ise (a) bendi kapsamındaki sigortalılıkları geçerli sayılacağı düzenlenmiştir.

Kanun ile yapılan bu düzenlemeye rağmen çıkarılan Genelge ile 6111 sayılı Kanun hükmünün  uygulanması için hizmet sözleşmesi yapılmamasının şart koşulması da kanuna aykırı bir şart değil midir?…

Aslında 6111 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik, Hekimlerin işini çözecek maddedir diye düşünüyorum.

7-Bu genelge ile 4857 sayılı İş Kanununun 8. Maddesi (Md 8: … İş sözleşmesi, Kanunda aksi belirtilmedikçe, özel bir şekle tâbi değildir) hükmü, yok mu sayılıyor? İş Kanununa göre sözleşme içerikleri net olup mevcut sözleşmeler işverene tabilik ve işverene bağlılık içeriyor… Fakat bu genelge;  kanun ile tarif edilen sözleşme içeriklerini geçerli kabul etmiyor ve illaki 4A kapsamındadır denmesi mi gerekiyor?…

8- Gelir Vergisi Kanunu başta olmak üzere ilgili Mali Mevzuatın bu tarz çalışma “ÜCRETTİR, SÖZLEŞME İŞ SÖZLEŞMESİDİR..” diye kabul ettiği ve Yargıtay’ında bu hükümleri onayladığı bu tanımlanmış konu;  SGK tarafından yayınlanan Genelge ile  yok sayılabilir mi?

9- Bu Genelge; kendi yasası olan 5510 sayılı Kanunun 3. Ve 4. Maddesindeki hizmet akti ve 4A tanımlarını yok mu sayılıyor?…

10- Borçlar Kanununda yer alan Hizmet Sözleşmesi tanımının, neden Borçlar Kanunu ile tarif edildiği konusu; kanunun Gerekçelerine bakılsa, o maddelerin 4857 sayılı İş Kanunundan muaf olan sektörler/durumlar için düzenlendiği görülebilirdi. Bu kanunun ilgili gerekçeleri bu Genelge yazılırken dikkate alınmadı mı?..

11- Genelge de şirket ortağı olan ve SGK ile anlaşmalı olan hastane ve branşlardaki hekimler kapsama alındığı için 1219 sayılı yasanın 12 maddesinin c bendinde yer alan serbest hekimlerin durumu ne olacak?..

12- Bu genelge ile emek harcayan hekimlerin emeklilik hakları korunmuş oluyor mu?  Ayrıca bu genelge içeriği nedeniyle; ileri de Emeklilik Davalarında artış olmayacak mı?.

Bu konu da Yargıtay tarafından hekim lehine olan ve sözleşme içeriği nedeniyle bu sözleşme “Belirsiz Süreli İş Aktidir..” kararı verilmiş birçok davalar var…

Bu konunun genelge ile tek başına çözüleceğini düşünmüyorum.

Zira genelge ile şirket ortağı hekimlerin emeklilik durumları açıklanmaya çalışmış, fakat SGK ile anlaşmalı Özel Sağlık Kurumlarında Şirket Ortağı Hekimlerin Çalışması kendine has bir durum ve Maliye Bakanlığı tarafından geçmişte çok bilinen çalışma usullerinden biri değildir.

SGK; sağlık hizmeti satın alırken;

Sözleşme ile koyduğu kurallardan,

Hizmet fiyatlarına uzun yıllardır zam yapmadığından,

Hastadan alınan fark ücretine sınır koyduğundan dolayı;

Özel Sağlık İşletmeleri de maliyetlerini dengelemek ve gelir-giderlerini kayıtlı hale getirmek için bu sistemi kullanıyorlar.

Hekimlerin emek haklarına saygılı bir sistemin işlemesi, en büyük borç olan hakkı hak edene vermek adına önemlidir.

Saygılarımla…

Tıp fakültesi mezuniyeti sonrası İşletme Fakültesinden Sağlık Bilimleri Yönetimi Uzmanlığımı MBA tamamladım. 1997 yılından bugünlere Özel Sağlık Sektöründe durum tespitleri, kurulum, işletim, yönetim ile ARGE ve ÜRGE safhalarında geleceğe dair projelendirmeler üzerine çalışmaktayım.. 0 532 277 88 27 – fezasen@megamed.org – info@fezasen.com

Yorum yaz